Herkese
Merhaba,
Öncelikle neden böyle bir blog var, burada ne anlatılıyor? Bunun cevabıyla başlamak istiyorum:
Gün içinde
öyle çok an yaşıyoruz ki ve tüm hayatımız akarken biz zihnimizde de kimseler
bilmeden başka türlü bir hayata kapılıp gidiyoruz. Bu duruma bir paylaşım
noktası oluşturmak istedim. Kendimle konuştuklarımı sözcüklerle tasvir
edeceğim. Sizin kendinizle konuşup benim duyabildiklerimin de ayrıca tasvirini,
zihnimde canlandırdıklarımın anlatımını yapacağım.
Ana temada
çalışma hayatı var. Çalışmak ve geçim sağlamak hayatın ana noktası.
Hobilerimiz, hayallerimiz, ilişkilerimiz, evliliklerimiz, satın aldıklarımız,
tüm dünyamız geçim kaynağımızın etrafında şekilleniyor. Bizler sahip olduğumuz
işler ve onun etrafında kurduğumuz bir hayatla varlık gösteriyoruz. İş
yaşamının içindeki bireyler gün içinde uyanık olduğu zaman diliminin en az 8
saatini işiyle ve işini kapsayan kişilerle birlikte geçiriyor. Ortalama bir
şekilde ifade edecek olursak; 16 saatini uyanık, iletişime ve yaşamaya
açık bir zihinle geçiren kişinin, iş noktasına ulaşma ve geri dönme zamanı da 1
saat olarak genellenirse 8 veya 7 saat işi dışındaki hayatını yaşıyor. İş
dışında bir hayat mı gerçekten? Bunu ayrıca değerlendirmeye almaya
çalışacağız.
Üzerinde
duracağım kitle; orta ekonomik sınıf beyaz yakalı tabir edebileceğimiz veya
zihinsel performans ile iş gücü piyasasında varlık gösteren grubu ifade
etmektedir.
- Gündelik alışkanlıklarımızın ne
kadarı bireysel isteklerimizden oluşuyor, ne kadarı içinde bulunduğumuz iş
ortamı ve geçim kaynağı ile şekillenen hayatımızı temsil ediyor? Biliyor
muyuz veya farkında mıyız? Çeşitli insan gruplarının gündelik alışkanlık örnekleri
ile incelemeye çalışacağız.
- Bu blog yazılarında ayrıca aynı
kitlenin iş arama süreçlerindeki deneyimleri paylaşılacaktır. İnsan
Kaynakları ile görüşmeler, mülakat sürecinde karşılaşılan davranış ve
sorular ile hem işlerliği hem de hissettirdikleri ele alınacaktır.
Hayatımızı şekillendireceğimiz iş hayatına giriş sürecinde uygun ve insani
biçimde değerlendirilebiliyor muyuz ve değerlendirme şansımız oluyor mu?
Farklı ülkelerde süreç nasıl ilerliyor? Rastladığım örnekleri ve
okuduklarımı paylaşacağım.
- Yeni mezun iş arayışı, sektörel
değişiklik için iş arayışı ve işsiz kalma sonucu iş arayışlarında neler
yaşıyoruz? Yaşadıklarımızla hayatımız nasıl etkileniyor ve şekilleniyor?
Yaşanmış hikaye anlatımlarıyla bireysel ve toplumsal açıdan
değerlendirerek anlatmaya çalışacağız.
Zihnimi
dolaşan sorular:
- Okuduğumuz bölümlerin
mesleklerini mi yapıyoruz? Çalışma hayatına girince şekillenen ve
keşfettiğimiz yeteneklerimize yönelik mi işlere sahip oluyoruz? Yoksa bu
geçiş noktası mümkün olmuyor ve kazanç sağladığımız ilk iş kolunda
saplanıp kalıyor muyuz?
- Motivasyon ve enerjimiz ile
mutluluk düzeyimizi çalışma hayatımız ne denli etkiliyor? Sağlıklı aileler
kurmak, gülümseyen insanlar olabilmek ve sevgi dolu çocuklar yetiştirmek
için bireysel tatmin sağladığımız ve mutlu hissettiğimiz hayatlara sahip
olmamız gerekmiyor mu? Bu açıdan eğitimin payı nedir ve çalışma hayatı ne
derece etkili?
- Nesiller arası aktarım,
yönlendirme, insana dair olumsuz davranışlar stres düzeyi yüksek hayat
koşulları ile kötüye mi gidiyor?
- Eğitimli kitlenin yaşam
alışkanlıkları diğer kitlelerce nasıl değerlendiriliyor?
- Doğa katliamı ve iklim sorunu
orta ekonomik düzey kitlenin yaygın tüketim alışkanlıklarıyla (tatil
alışkanlıkları, hızlı tüketim maddeleri) artış gösteriyor olabilir mi? Bu
kitlenin tüketim noktasında davranışsal bilinçlenmesi çözüm üretilmesine
katkı sağlar mı?
- Bireysel ve sosyal
kimliklerimiz eğitim ve iş yaşamımızla şekilleniyor mu? Yaşantımızı
etkilediği boyut nedir?
- Daha çok gülümseyen yetişkin
bireyler için çalışma hayatı uygun yönlendirmeler ile değişebilir
koşullara ulaşabilir mi? Nasıl çözümler geliştirilebilir?
Tüm bu
soruların ışığında hayatın içinden kamu ve özel sektörde bireylerin
yaşantılarına dair örnekler ve incelemeler ile olası çözümler noktasında
yazılar paylaşılacaktır. İş arayış sürecindeki hikayelere yer verilerek
hayatımızı şekillendiren iş dünyasına girişlerimiz ele alınacaktır.
Sevgilerimle,
Jouska.
Yorumlar
Yorum Gönder